24 Haziran 2014 Salı

Lezzet mi, görünüş mü?



Lezzeti mi önemli görünüşü mü? Söz konusu olan yiyecekler olduğunda, üzerinde uzun uzunnnn tartışılacak bir konu bu. Kimisi için birinci sırada lezzet var. Görünüşü nasıl olursa olsun, yemek lezzetliyse, görünüşün önemi yok. Kimileri içinse liste başında yazan görünüş.

Ben de "önce görünüş" diyenlerdenim. Önce görünüş cezbetmeli ki, tadına da seve seve bakabileyim. Güzel bir sunum için de öyle çıldırtan detaylara, çeşit çeşit eşyaya falan gerek yok. Ama biraz yaratıcılık şart!

Yukarıdaki kare, Hasan Elgün'ün evinde verdiği küçük yaza merhaba partisinden. Masadaki tüm sunumlar hem çok şık hem de çok lezzetliydi. Ama bu peynir, hem tadı hem sunumuyla masanın kralıydı benim için.


18 Haziran 2014 Çarşamba

Tatil omleti


Evdeki bütün düzen şaşmış durumda. Okulların kapanmasıyla birlikte yatış-kalkış saatleri ve öğünler birbirine girdi. Okul zamanı her sabah tam olarak 08:15'te yapılan sabah kahvaltısı şimdilerde öğle saatlerini bulunca, Zeyno'nun kahvaltısı için özel bir şeyler düşünmek gerekti. Hem kahvaltı hem de öğle yemeği yerine geçen ilk sonuç: Tatil Omleti

Tatil Omleti
1 kişilik
2 yumurta
arzu edilen miktarda, arzu edilen çeşit peynir
1-2 çorba kaşığı süt
1-2 çorba kaşığı ekmek kırığı
birer çimdik arzu edilen baharatlar (karabiber, tuz, kimyon, zencefil, kekik)
Fındık kadar tereyağı

*Yumurtaları çukur bir kaba koyup, hafifçe çırpın.

*Peynirleri çatalla ezip (veya cinsine göre rendeleyip) yumurtaya ekleyin.

*Diğer malzemeleri de katıp, boza kıvamında bir karışım hazırlayın.

*Tereyağını yapışmaz bir tavada eritip, hazırladığınız karışımı dökün.

*Orta ateşte, her iki yüzünü de pembeleşene -ve içi pişene- kadar pişirip, servis tabağına alın.

Not: Siz de peynir miktarını benim gibi bol tutarsanız ve bu nedenle omletiniz tavaya yapışırsa, ters çeviremeyebilirsiniz. O zaman benim yaptığım gibi karıştırarak da pişirebilirsiniz.

16 Haziran 2014 Pazartesi

Ferah ferah salata


İş seyahatinde ya da tatil dönüşünde... yolunun geçtiği şehirde, eğer o gün pazar kurulmuşsa mutlaka uğrayacaksın. Sebze-meyve için değil, en çok da kilere koyulacaklar için. Tarhana olur, kuskus olur, erişte olur, kurutulmuş otlar olur... Benim yaz ayları için favori salatalarımdan olan bu tarifte de ev eriştesi var. Ben kuskusumu ve eriştemi, tatil dönüşü özellikle denk getirdiğim Cumartesi günü Balıkesir pazarından alıyorum. Baştan söyleyeyim, marketlerde satılan makarna-eriştelerle olmuyor aynı lezzet, yani ev eriştesi bu tarifin olmazsa olmazı! 2 sene kadar önce bir arkadaşımdan öğrenmiştim. O adını söylemeyince ben "Erişteli Cacık" deyiverdim.

Erişteli Cacık
4-6 Kişilik
500 gr ev eriştesi
5-6 adet salatalık
300 gr yoğurt
2 çorba kaşığı kuru nane

* Erişteyi tuzlu bol suda, hafif diri kalacak şekilde, yaklaşık 8-10 dak. haşlayın. Soğuk sudan geçirip, süzün.

* Salatalıkların kabuklarını alacalı soyup, rendenin iri tarafıyla rendeleyin.

* Haşlanmış erişte, rendelenmiş salatalık, yoğurt ve naneyi iyice karıştırıp, servis tabağına alın.

not: damak tadınıza uygun olarak, malzeme miktarlarını istediğiniz gibi kullanabilirsiniz. Daha bol salatalık, daha bol yoğurt ya da daha bol nane...

Jamie'nin Türkiye dergisi


Her Pazartesi sabahı, İDO'nun Yalova salonunda günün ilk Yenikapı feribotunu beklerken, dergilere uzun uzun bakarak vakit geçirmeyi seviyorum. Sonunda da en az bir dergi, önce yolda karıştırılmak, sonrasında evde detaylıca okunmak üzere çantadaki yerini alıyor. Bu sabahın satın alınan dergisi Jamie Magazine'in ilk sayısı oldu.

Algıda seçicilik gereği önce kağıdına ve baskı kalitesine baktım. Seçtikleri tarzı çok sevdim ben. Tasarım da bana göre oldukça başarılı; her şeyden önce ferah bir dergi olmuş. Ama içerik biraz hayal kırıklığına uğrattı beni. Detaylı okuma faslı başlayınca fikrim değişir mi bilmem ama galiba daha çok tarif bekliyordum?

"Lütfen bize yazıp, dergiyle ilgili düşüncelerinizi ve daha da önemlisi bu sayfalarda neler görmek istediğinizi paylaşın" diye yazmış Jamie editörden köşesinde. İşte ben de burdan yazıyorum: "daha çok tarif istiyorum Jamie" :)

Bu arada 80. sayfadan başlayan "Kakao Deliliği" yazısı tam benlik!Dergiden yapmak üzere gözüme kestirdiğim ilk tarif de bu yazıdan tabii; Badem Dolgulu Çikolatalı Hurma. İlk fırsatta deneyeceğim.


15 Haziran 2014 Pazar

Tatlı vişne içeceği


Bu içeceğin bir adı var mı bilmiyorum? Ben tatlı vişne içeceği dedim. Dün yaptığım vişne reçellerini kavanozlara paylaştırırken, taneleri kavonazlara mümkün olduğunca eşit paylaştırmaya çalıştım. Sonunda elimde bir çay bardağı kadar reçel suyu kaldı. Hafif kıvamlı bu tatlı suyu tadına bakarak yavaşça sulandırıp, içine de buz attım. Sabah içeceği hazır! Benim koyduğum adı: tatlı vişne içeceği...

İlk deneme: Vişne reçeli

Evet, daha önce birkaç reçel denemem oldu. Sonuç: Hüsran! Ya şekerlendi, ya küflendi, ya da tadı tutmadı... Ama bu kez oldu sanırım?İlk kavanoz açılıp, tadı eşim ve komşum tarafından test edildi ve geçer not aldı.

Vişne reçeli

1 kg vişne
1 kg toz şeker
birkaç damla taze limon suyu
kabuk tarçın, karanfil (eğer koymak isterseniz)
temiz cam kavanoz

* Vişnelerin saplarını çıkarıp yıkayın. Eğer yerken ağzınızdan çekirdek çıkarmayı dert etmiyorsanız böyle de kalabilir ama benim gibi keyifçiyseniz, vişnelerin çekirdeklerini çıkarın. Çekirdek çıkarma işlemi için, bu işin aletini kullanabilir, çengelli iğnenin arkasını deneyebilir veya benim yaptığım gibi vişne tanelerini parmak aranızda hafifçe ovuşturduktan sonra sıkarak yapabilirsiniz.

* Vişneleri derince bir tencereye koyup, üzerine şekeri ilave edin. Eğer arzu ederseniz kabuk tarçın ya da karanfil de ekleyebilirsiniz. Tencerenin kapağını kapatıp, 24 saat bekletin. Böylece vişneler sularını salacaktır.

* Tencereyi orta ateşte ocağa koyup, ara ara karıştırın. (bu aşamada ocak başından ayrılmayın çünkü vişne reçeli kolayca kabarıp taşabilir). Kaynamaya başlayınca ateşi kısın ve 20 dak. tutun.

* 20 dakika sonunda tencereye birkaç damla limon suyu sıkın. Reçelinizi hafifçe karıştırıp, tencereyi ateşten alın.

* İnternetten bulduğum pek çok tarif, reçel oda sıcaklığına geldikten sonra kavanozlamayı öneriyordu. Ancak daha önceki "küflenme" tecrübelerim nedeniyle bu kez ben sıcak sıcak kavanozlara koyup, kavanozları ters çevirerek kapaklarının vakumlanmasını sağladım.