27 Ağustos 2021 Cuma

Evin Yeni Üyesi: MARS

Mars bizim eve geldiğinden beri yani yaklaşık 3 haftadır bu yazıyı yazmak aklımdaydı. Bugün, bir günle kaçırdığım Dünya Köpek Günü'nü bahane ederek yazıyorum ama asıl neden Mars'ın hızlı büyümesi. 


Kısa bir süre sonra 14 yaşını bitirecek olan Zeynep, ilkokul döneminden beri "bir köpeğim olsun" sevdasıyla yanıp tutuşuyordu. Sürekli dile getirdiği, zaman zaman daha da alevlenen bu isteğine karşı ise bizim tek bir cevabımız vardı: "Müstakil bir evimiz olunca"


Biz onu bu cevapla 7-8 yıl kadar oyaladıktan sonra, 2020'yi bitirmeye sayılı günler kala, büyük bahçeli ve tam müstakil bir evimiz oldu. Artık bu işi öteleyemeyeceğimizi biliyorduk. Niyetimiz Haziran'da taşınır taşınmaz, en yakın barınağa gidip, bir yavru köpek sahiplenmekti. Yavru istiyorduk çünkü aklımızdaki büyük cins bir köpekti ve daha küçükken birbirimize alışmak istiyorduk. Bu arada ben de yeni kuralı açıklamıştım: Köpek eve girmeyecek! (şimdilerde koyduğum bu kural için daha da mutluyum)


Biz barınağa gitmeye düşünürken, Sivrihisarlı bir arkadaşımız aracılığıyla yolumuz, sütten yeni kesilmiş Mars'la kesişti. Böylece Eskişehir'den İzmir'e birlikte yaptığımız bir seyahat sonrası, o yeni evine geldi, biz de köpekli yeni hayatımıza başladık. 


7 haftalıkken 3.400 gr ağırlıkla bize gelen Mars, 3 haftada 3 kilo ağırlaşıp, 1 karış uzadı. Günlük rutini kısaca: Yemeğini ye, oyna, uyu şeklinde. Yani insan yavrusundan bir farkı yok. Biz de onu çok seviyor, bakımını eksiksiz yapmaya çalışıyor, onunla oynuyor ve uzun uzun onu seyrediyoruz. Yani her ebeveyn gibi :)


Bu yazı Mars'la ilgili bir girizgah olsun. Adı nasıl Mars oldu? Şimdiye kadar köpek bakımıyla ilgili neler öğrendik? Köpeği olmasını çok isteyen evimizin ergeni ile Mars'ın arası nasıl? gibi uzayıp giden soruların cevapları da gelecek yayınlarda...


26 Ağustos 2021 Perşembe

TabiatımızÖzel

Bir restorana gitmek için seçim yaparken, mümkünse menüsünü önden görebilmek istiyorum ben. Ve eğer çarşaf çarşaf uzanan bir listeyle karşılaşıyorsam, direkt vazgeçiyorum orada yemek yemekten. Çünkü lezzetin çok çeşitte değil, mevsiminde ve kaliteli -hatta lokal- malzemelerle hazırlanmış az ama öz bir menüde olduğunu defalarca deneyimledim. 


Menüsünü bu tarz hazırlayan mekanların son dönemde dikkat ettikleri bir başka konu da "sıfır atık". Çünkü kayaklar hızla tükenirken, gelecek nesillere sahip olabilecekleri bir şeyler bırakmak için bizim adım atmamız şart. Bu mottoyla, mutfağında sıfır atık prensibiyle çalışan şeflerin başında da, Neolokal'in mutfağında %96 Sürdürülebilir Sıfık Atık Menüsü hazırlayan Maksut Aşkar geliyor. Maksut Aşkar, Neolokal'de Anadolu tatlarını modern bir bakışla sunarken, atık çıkarmamaya da özellikle dikkat ediyor. Çıkan çok az miktar da atık da, bahçelerinde kompost oluyor. 


Geleceğe Artı Değer başlığı altında çevre konusunda sosyal sorumluluk projelerine imza atan markalardan birisi ise Anadolu Efes. Çözümün bir parçası olmak için ürün ambalajlarından restoranlardaki servis sunumlarına kadar sürdürülebilirlik çerçevesinde değişiklikler yapmış Efes. Sıcak bir yaz akşamında gün batımında içtiğim soğuk birkaç koca yudum dışında benim birayla aram pek iyi olmasa da, sevenleri bu değişiklikleri fark etmiştir herhalde. Bir fark de Efes +1 şişelerinde. Şişelerin arkasındaki karekodu telefonunuzla okuttuğunuzda, ağaçlandırma yapılacak alanda yer almasını istediğiniz ağacın tohumunu seçerek bu projenin bir parçası olunabiliyor. Amaç Orman Genel Müdürlüğü'nden alınan izinlerle Mersin ve Artvin'deki alanlara 2 milyon tohumu toprakla buluşturmak. #tabiatımızözel etiketiyle duyurulmaya çalışılan projenin en güzel yanı ise ürün alımına bağlı olmaması. Pamuk eller karekod okutmaya yani...

Efes bu özel kampaya için Maksut Şef'le işbirliği yapmış elbette. Dün akşam Urla'da Rastavlu'da Efes'in evsahipliğinda Maksut Aşkar ile keyifli bir akşam geçirdik. Zahter baharatının içinde kavun-karpuz çekirdeği olduğundan, kullandığımız limonların kabuklarını nasıl değerlendirebileceğimize dair çok özel bilgiler öğrendik. Neolokal mutfağından çok lezzetli tatlar denedik. Bir de birlikte hemencecik bir et tartar hazırlayıp yedik. 

İzmir'e daha yeni taşınmışken böyle keyifli bir etkinlikte bulunmak çok keyifliydi. severek takip ettiğin bir şeflebirlikte olmak da çok özel. 

Tohum toplarının bir an önce toprakla buluşup, koca koca ağaçlara dönüşebilmesi dileğiyle... #tabiatımızözel Hem de çok!